Editörden

Editörden

  • Zeynep Burak

Nucl Med Semin 2020;6(1):0-0

Değerli Meslektaşlarım,

“Divinum est opus sedare dolorem”. Hipokrat MÖ 4. yüzyılda “Ağrıyı dindirmek ilahi bir sanattır” demiş. İnsanlık tarihi boyunca en büyük çaresizliğin ağrı ve acı karşısında yaşanması sebebiyle söylenmiş bu sözler. Dolayısı ile sağlık çalışanlarının kutsal bir konuma yerleşmesinin belki de en büyük nedenlerinden biri “Ağrı Tedavisi” dir.

Kanser hastalarının en büyük korkularından biri hastalığın şiddetli ağrıya yol açabileceğinin bilinmesidir. Yeni kanser tansını konmuş bazı olgularda gelecekte maruz kalınacak “Ağrı” ya dair korkunun, hastalığa dair “ölümcül” olma kavramı kadar endişeye yol açtığı gösterilmiştir. Gerçekten de ağrının kanser hastalarında tanı ve evreden bağımsız olarak %25-75 oranında yaşandığı bildirilmiştir. Bu ağrıların bazısı hastalık ile ilişkili iken, bazıları uygulanan tedaviye sekonder gelişen ağrılardır. Tedavi edilmeyen ağrı; hastanın zihinsel fonksiyonlarını, sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyerek yaşam kalitesini düşürür ve psikolojik bozukluklara neden olur. Kansere bağlı ağrı intihar girişimi için önemli bir risk faktörüdür.

Sonuçta ağrı tedavisi onkolojik tedavi yaklaşımının olmazsa olmaz temel bir bileşenidir. Hastalığın tedavi edilmesinin yanı sıra hastanın yaşam kalitesinin düzeltilmesi, insanca bir ömrü sürdürülmesi açısından çok önemlidir. Medikal onkoloji, algoloji ve radyasyon onkolojisi bilim dalları kanser ağrısını yönetmek konusunda iş birliği içerisinde çalışmaktadır. Bunlara ek olarak seçilmiş hastalarda radyonüklid yöntemlerle ağrı palyasyonu ise uzun süredir nükleer tıp pratiğinin içinde olan bir konudur. Genç meslektaşlarımızı bilgilendirmek ve konuyu yeniden gündeme getirmek amacıyla Nükleer Tıp Seminerleri Dergisi 2020 yılı ilk sayısını “Ağrı Palyasyonunda Nükleer Tıp” konusuna ayırdık. Konuk editör Dr. Özlem Küçük’ün katkıları ile bu sayıya emek veren değerli yazarlarımız, ağrının fizyolojisi, tedavi yöntemleri, radyonüklid uygulamalar konusunda değerli zamanlarını ayırarak bu sayıyı oluşturmamızda bize yardımcı oldular. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.

Bu sayı ile birlikte Nükleer Tıp Seminerleri Dergisi editörlüğünde 5. yılımı doldurmuş oluyorum. Her bir sayıda birbirinden değerli arkadaşlar ile çalışma olanağı buldum. Dr. Tevfik Fikret Çermik ve Dr. Tamer Özülker, editörlük görevimin her adımında bana yardımcı oldular, redaksiyon işlerinde yorulmadan çalıştılar. Yeni konular bulmakta ufuk açıcı önerileri oldu. Her ikisine de teşekkürü borç biliyorum. Birlikte çalışmaktan son derece mutluyum. Artık dergiyi yeni ufuklara götürecek, yepyeni konular ile eğitim misyonuna devam edecek yeni bir editöre görevi devretme zamanım geldi. Genç meslektaşlarımızdan aldığımız olumlu geri bildirimler yaptığımız işi hevesle sürdürmemize neden oldu. Derginin önümüzdeki sayılarda en az şimdiki kadar başarılı olacağına eminim.

Sağlıkla kalın, saygılarımla,

Dr. Zeynep Burak